- Katılım
- Ocak 22, 2025
- Mesajlar
- 266,681
- Tepkime puanı
- 0
- Puanları
- 36
Neydi bu olan küçük kalbimde?
Müslümanın kalbi hep coşmak üzeredir ama coşmadan. Ebu Osman Mağribi'ni dediği gibi: 'Kuşların ötmesiyle, rüzgârın hışırtısıyla onun aşkı vecdi artabilir.' Bizde durumlar böyledir. Muhakkak istisnaları olsa da soğuk ve mesafeli olarak bildiğimiz Batı kalbi bu eritici müziği duyunca bir şok yaşar.
Batı'daki konserler, Hint diasporasının da akınıyla izdihama dönüşür. Bu muhteşem müzik olayına şahit olan ve böylesine hiç alışkın olmaya Batılının kalbine ne olmuştur böyle? Elbette dayanamaz ve erir. Bu erime bize ne yapar? Duymamızı sağlar. Qawwali'nin Sultanı Nusrat Fateh Ali Han artık dünyaca meşhurdur ve biz bizim olanı bizden olmayanlar sayesinde tanırız.
Bu noktada tasavvufa gelebiliriz. Tam olarak Qawwali'nin neşet ettiği yere ilerleyelim. İşin sırrı da biraz burada zaten: 'Tasavvufta siz biz yoktur, hepiniz zaten o'nunsunuzdur. Qawwali de bunu hatırlatır: Aidiyet.' Qawwali dinleyenin kalbi aidiyete gelir ve bunun ne olduğuna pek anlam da veremez.
Qawwali, Türkçe mi?
Qawwali; bir sufi müzik geleneğidir, birçok milletten sufinin etkileşimidir. Qawwali kelimesinin kökeni Arapça 'konuşmak, söylemek, konuşma şekli, ifade tarzı' anlamına gelen 'qawl' kelimesidir. Qawwal ise 'söyleyen', 'yüksek sesle konuşan' veya 'hikâye anlatan kişi' anlamına da gelmektedir. Qawwal kelimesini ilk olarak Türklerin, Mevlânâ Celaleddin Rumi'nin sema eden dervişleri için kullandıkları düşünülmektedir. Daha sonra kelime Hindistan'a ulaşmış ve Urduca etkisiyle 'Kavali' müziğinin adı olmuştur.
Kısa bir röportaj
Nusret bir röportajında babasından çok eğitimli bir şairdi diye bahseder: 'O, benim sanat babamdı. Büyüklerin geleneği eskidir, onlar gelenekseli hatırlar.' Sonra Nusrat, babasının doktor olmasını istediğini müzikle sadece bir hobi olarak ilgilenmesini istediğini anlatır. Babasına göre bir doktor olursa toplumda daha saygın bir yeri olacaktır. 'Ancak büyükler benimle ilgilendi,' der Nusrat 'beni çocukken dinlediklerinde 'O, Allah'ın kelamında ilerleyecek gibi görünüyor.' demişler ve dua etmişler: 'Allah bu çocuğu pek çok vasıflar versin.' Qawwali bir geleneğin ürünüdür ve geleneğin gözü keskindir.
Sufilerin şarkısı
Qawwali kalabalık bir grup tarafından icra edilir, o bir kendinden geçme müziğidir. Bu hem söyleyen hem dinleyen için böyledir, en nihayetinde Emir Dehlevi onu bir kendinde geçme hâlinde icat etmiştir.
Bir Qawwal grubu; baş şarkıcı, bir veya iki yardımcı şarkıcı ve müzisyen ile ritim tutan genç üyelerden oluşur. Tekrar tekrar ve bir hipnoza tutulmuş gibi belirli kalıplar söylenir. İzleyenlerin uçmaya benzettiği, bazılarının trans benzeri bir durum olarak betimlediği, Batılı dinleyicilerin popüler doğu terimlerine göre başvurarak ifade ettiği 'Nirvana'ya varılır.
Geleneksel Qawwali performanslarında, dinleyiciler ve icracılar yerde oturur. Qawwali uluslararası hâle gelince artık binlerce insana ulaşan büyük konserlerde bu oturma düzeni değişmiştir. Nusrat ve Sabri Brothers'ın büyük konserlerinde seyircilerin hâlâ dervişler gibi döndüklerini görmek mümkündür. Dinleyiciler sahneye yaklaşıp ellerindeki kâğıt paraları müzisyenlerin başlarından aşağı serperler. Bu bir çeşit iltifattır. Başqawwal önemlidir, hem ustalığı hem de repertuvarı ezberleme ve sunma becerisini sergiler.
Sanson Ki Mala Pe
Nusrat Fateh Ali Han, Kanadalı yapımcı Michael Brook ile 'Mustt Mustt' (1990) ve 'Night Song' (1996) adlı efsanevi albümler yapmıştır. Micheal Brook röportajlarında muhteşem bir çarpılma yaşadığını anlatır, duyduğu ve gördüğü müzik karşısında muhteşem bir çarpılmadır bu. Nusrat, müziği size duyurmakla kalmaz gösterir de. Kendini unuttuğunu düşünebileceğiniz jest ve mimikleri sergiler, ayrıca ellerini kullanışı ile şarkının en muhteşem yerinde 'Gördünüz mü gününüzü?' der gibi kafasını sallar. Aklı sadece müziğiyle dolu gibidir ve sizin de aklınızı onunla doldurmaya niyetlidir. Tam bu noktada şarkı da ilerler, siz onun kalbinin de müziğiyle dolu olduğunu hissedersiniz.
Bu yazının burasına kadar geldiyseniz, bir Qawwali performansı açmanızın tam sırasıdır. Videolu bir platformdan açmanızı tavsiye etmeliyim, 'Sanson Ki Mala Pe' ile başlayabilirsiniz. Daha sonra başka bir yazının konusu olması muhtemel Andre Antunes'un metal coverıyla birlikte dinlerseniz bahsetmeye çalıştığımız 'etkileşimlilik' ne demek ve bir keşfin sizin kalbinizi bir youtube videosuyla nasıl eritecek deneyebilirsiniz.